15 Şubat 2012 Çarşamba

Sağlık ve Yaşam Kaynağımız: Su

Sağlık ve Yaşam Kaynağımız: SuDoğanın sağlıklı bir yaşam için insana sunduğu en basit mucizevî ilaç “su” yu yeterince ve bilinçli tüketiyor muyuz?


Uzm. Dr. Selim Yalçın
Dâhiliye Uzmanı





Yapılan araştırmaların sonucuna göre cevap: HAYIR. Ülkemizde kişi başına damacana ve paketlenmiş su tüketimi 93 litre. Bu, dünya standartlarının çok altında bir rakam. İnsanımız ancak susayınca su içiyor. Oysaki bedeni susuz bırakmak hastalıklara davetiye çıkarmaktan başka bir şey değildir. Vücudumuzun hissettiğimizden çok daha fazla suya ihtiyacı olduğunu unutmayın. Su içmek için susamayı beklemeyin!


İnsan vücudunun ortalama yüzde 65’i sudan oluşur. Kanın yüzde 92’si, kemiklerin yüzde 22’si, beynin yüzde 57’si, kasların yüzde 75’i… Suyun insan sağlığı için de yararları saymakla bitmez.


Doğal Mineralli Su Nedir?


Yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde uygun jeolojik şartlarda doğal olarak oluşan, bir veya daha fazla kaynaktan yeryüzüne kendiliğinden veya teknik usullerle çıkartılan, mineral içeriği, kalıntı elementleri ve diğer bileşenleri ile tanımlanan, her türlü kirlenme riskine karşı korunmuş Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı Doğal Mineralli Sular Hakkındaki Yönetmelikte  izin verilenler dışında her hangi bir işleme tabi tutulmaksızın nitelikleri tanımlı,etiketleme gerekliliklerini karşılayan satış amacı ile ambalajlanarak piyasaya arz edilen yer altı sularıdır..


Avrupa Birliği (AB) doğal mineralli suları üstün sular olarak tanımlamakta ve bunları insan sağlığına en yaralı su olarak önermektedir. AB mevzuatına göre doğal mineralli  su olarak adlandırılan suların 4 özelliği, ‘Kaynağında temiz olan sular,içinde mineral olan sular,mineral yapısı mevsimden mevsime,günden güne değişmeyen-sular,harici bir müdahalenin olmadığı sular’ şeklindedir.Doğal mineralli Su Ruhsatı için başvurular yaklaşık 1,5 yıllık bir süreyi kapsamakta ve bu süre zarfında her üç ayda bir (yani her mevsim) numune alınıp yetkili resmi kurumlarca her  yönüyle incelenerek yapısı ve dengesine bakılır.


Her gün ne kadar su içmeliyiz?


Ne kadar su içmememiz gerektiği vücut hacmimize, fiziksel aktivitelerimize ve bulunduğumuz iklime bağlı olarak değişir. Bir kişinin genel olarak ortalama günlük 1,5-2,5 litre arasında su tüketmesi gerekir. Vücut ihtiyacından daha az su alırsa “dehidratasyon” gerçekleşir. Bu çok ciddi bir durumdur. Vücut yüzde 1 oranında su kaybederse susarız; yüzde 5 kayıpta ateşimiz çıkar; bu oran yüzde 10’ları bulduğunda yürüyemez halde geliriz. Kola, çay, kahve gibi kafeinli içecekler su girdisinden çok su kaybına neden olur. Bu nedenle sadece su içmek daha sağlıklıdır. Özellikle sıcak yaz aylarında böbrek taşı riski altında olduğumuz için 3 litre kadar su tüketmek sağlık açısından çok faydalıdır. Ayrıca terlemeyle azalan idrar miktarını dengelemek için yine suyu bol tüketmek gerekir.


Sıcak havalarda su, vücut sıcaklığının düzenleyicisi olarak çalışır. Dikkat edilecek nokta, yazın içilen su miktarını artırmak gerektiğidir. Bedenimiz ısındıkça terleyerek su kaybettiğinden su seviyesi tekrar yeterli düzeye getirilmelidir. Vücut suyu aktif olarak kullanır, depolayamaz. Bu sebeple susuzluğa dayanamayız. Vücudumuzun hiç su içmeden dayanabileceği maximum süre en uygun şartlarda 7 gündür.


Ambalajlı Su Mu, Çeşme Suyu Mu?


Ambalajlı su, Sağlık Bakanlığı’nın çok sıkı olan yönetmelik hükümlerine göre ruhsat alındığı, sürekli denetim altında olduğu ve halk sağlığı açısından bir risk taşımadığı yönünde bir güvencenin var olduğu anlamını taşır. 2005 yılı sonu rakamları itibariyle Türkiye’de yıllık toplam ambalajlı su tüketimi 7 milyar litreye ulaştı. Bu tüketimin yüzde 80’i yanı 5,6 milyar litresi damacana, yüzde 20’si yani 1,4 milyar litresi paketlenmiş sudur. Ülkemizde kişi başına damacana ve paketlenmiş su tüketimi 93 litredir.


Ambalajlı su sektörü büyüklüğüne göre 2 ana kategoride incelenir:


a)     10 litre ambalajdan büyük ürünlerin yer aldığı 19 litrelik polycarbonat damacana; kısaca tüpsü.


b)     10 litre dahil ve küçük ambalajlı ürünlerin yer aldığı 0.5 – 1.5 – 5 litre vb. pet sular ve 0.2 litrelik cam şişelerde satılan doğal maden suları; yani paketlenmiş su.


Suyun insan sağlığı açısından başlıca faydaları:


Kabızlığı engeller.


Selüloitlerden kurulmayı sağlar.


İdrar yolu enfeksiyonu oluşumunu engeller.


Ses tellerinin kurumamasını sağlar.


Böbrek taşı oluşumunu engeller.


Meme kanserine karşı korur.


Soğuk algınlığına yakalanma riskini azaltır.


Cildin buruşmasını engeller.


Su içmek tokluk hissi verir ve abur cubur yemenize engel olur.


Yeteri miktarda su içmek egzersiz yapan bir kişi için yağ yakımını hızlandırır ve artırır.


Gün boyu içeceğimiz 2 lt su, enerji oluşumunu artırarak zayıflamaya yardımcı olur. – Aç karnına içilen su, organizmayı zararlı toksin maddelerden arındırır.


Emzikli kadınlarda süt üretimini artırır.


Susuz yenen yemeğin vücut için hiçbir enerji değeri yoktur.


Kalp krizi ve felce karşı koruyudur.


Vücudun soğutma (terleme) ve ısıtma (elektrik) sistemleri için vazgeçilmezdir.


Düşünme başta olmak üzere bütün beyin fonksiyonları için vücuda güç ve elektriksel enerji verir.


Çocuklarda ve yetişkinlerde dikkat yetersizliği sorununa çözüm getirir.


Stres, gerginlik ve depresyonun hafiflemesine yardımcı olur.


Uykuyu düzenler.


Kadınlarda adet öncesi ağrıyı ve ateş basmasını hafifletir.


Dehidratasyon cinsellik hormonunun üretimine engel olur; bu da iktidarsızlık ve libido kaybının başlıca nedenlerinden biridir.


Zihin ve vücut fonksiyonlarını bütünleştirir. Karar verme yeteneğini artırır.


Ambalajlı suyun kalitesi güvence altında


Ambalajlı su, yönetmelik gereği ilk çıktığı haliyle temiz ve sağlıklı olmak zorundadır. Suyun temizliği, yeryüzüne ilk çıkış noktasından tam otomatik makinelerde şişeye doldurulmasına ve kapatılmasına kadar çok sıkı kontrol altındadır. Çeşme suyunda ise özellikle su depoları önemli bir sorun kaynağıdır. Genelde çeşme suları içinde taşıdığı klor gibi dezenfektanların etkisiyle rahatsız edici bir koku ve lezzete sahiptir. Ambalajlı sularda ise bu tür sorunlar mevcut değildir.


Ambalajlı su, hijyenliği, ambalajı ve markası ile tüketicinin albenisi ve güvenini kazanmak zorunda olan ticari bir üründür. Yapılan yatırımlar çok büyüktür ve -bazı gayri ciddi firmalar dışında- hiçbir su sanayicisi tüketicisinin sağlığını tehlikeye atarak şirketinin piyasadan silinme riskini göze alamaz.


Ülkemizde ambalajlı su tüketimi çok uzun zamandan beri bir lüks olmaktan çıkmıştır. Şebeke sularına olan güvensizlikten dolayı insanlar ”sağlıklı ve temiz içme suyu ihtiyacı”nı karşılayabilmek için ambalajlı suları yoğun biçimde tüketmektir.


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder