15 Şubat 2012 Çarşamba

Hiperaktivitenin yanlış teşhis ve tedavisine dikkat!

tanju sürmeli



Ebeveynler dikkat… Dikkat Eksikliği Hiperaktivite (DEHA) Bozukluğunun yanlış teşhisi ve yanlış tedavisi çocukların IQ’sunu düşürebiliyor.


Dr. Tanju Sürmeli


Psikiyatrist



 





DEHA teşhisi almış 6 ile 16 yaş aralığında 21 çocuğu inceledi.  Çocukların hepsi merkezlerine geldiğinde ilaç tedavisi altındaydı ve hiçbiri aldıkları tedaviden yanıt alamıyor veya tedavilerinden dolayı ciddi yan tesirlerine maruz kalıyorlardı.


 


Hastaların %27si, hiçbir bilimsel dayanağı olmadığı halde şizofrenide kullanılan ve ağır yan etkileri olan antipsikotik ilaçların verilmesidir.  Ayrıca yine hiçbir bilimsel dayanağı olmadığı halde 2 veya 3 ilacın beraber verilmesidir.


Bu çocukların ele alılmasının sebebi hepsinin en az 6 aydan evvel zekâ testi (WISC-R) neticelerinin olmasıdır. Zekâ testi tekrar yapıldığında sözel skorunda ortalama 15.39 puanlık bir düşüş, performans skorlarında 4.39 puanlık bir düşüş ve toplam zekâ skorlarında -11.39 bir düşüş görüldü. Bilimsel literatürde DEHA hastaları doğru tedavi edildiğinde zekâ skorlarında artış sergiledikleri halde bu grupta tam tersi bir etki görülmektedir. Bunun sebebi hastalara doğru teşhis verilmediği için etkin tedavi uygulanamamıştır ve bunun neticesi çocukların geri kalması (IQ skorlarında düşüş) olarak görülmektedir.


Bütün çocuklar tüm ilaçlarından arındırıp QEEG’leri (kantitatif EEG) çekilip, bu çekimler FDA onaylı NxLink veritabanınla karşılaştırıldığında NxLink veritabanında normal ve değişik hastalık grupların EEG’leri bulunmaktadır.  Teşhise yardım amaçlı hastanın QEEG’si NxLink veritabanının değişik hastalık gruplarına karşılaştırılır ve benzerlik istatistiksel olarak hekime verilir. Bu DEHA grubu NxLink veritabanınla karşılaştırıldığında %90’ı Öğrenme Güçlüğü hastalık grubuna benzediği görüldü. Bu bilgiyle beraber yapılan diğer objektif testlere göre bu gruptaki çocukların DEHA değil de Öğrenme Güçlüğü teşhisi daha uygun olduğu kararlaştırılmıştır.


Bütün çocuklar Neurofeedback tedavisine alındı ve ortalama 100 seanstan sonra şikâyetlerinde dramatik bir azalma görüldü.  Bu iyileşeme zekâ skorlarına da yansıdı. İlk IQ ölçümünden 6-12 ay sonrasında yapılan ölçümlemede Sözel skorlarında ortamla 17.39 puanlık bir artış, Performans skorlarında 10.67 ve toplam IQ’da 15.62 puanlık ve istatistiksel anlamlı bir artış görüldü.


WISC-R IQ testinin alt testleri incelendiğinde bu artış (iyileşme) yine fark edilir.


Bu iyileşme sadece test verilerinde görülmedi.  Çocukların aileleri de bu olumlu değişiklikleri de kaydetti.


Çalışmanın sonuçlarına göre şu yorumlar yapılabilir:



  • DEHA teşhisini doğru koymak için en az iki saat gerektiği halde yoğun hasta sayısı olan uzmanların buna verecek vakitleri olmadığından dolayı hatalar yapabiliyorlar.

  • Doğru teşhis edilmeyen çocuğa yanlış teşhise bağlı yanlış tedavi uygulanması çocuğun gelişimine zarar verebiliyor. DEHA teşhisleri yanlıştı, Öğrenme Güçlüğü olan bu çocuklarda ilaçların etkili olduğunu gösteren bir tek bilimsel çalışma yoktur. 2 çocukta kafa darbesi sonrası dikkat ve öğrenme sorunları yaşıyordu. Kafa travmasında da etkili kanıtlanmış bir tek ilaç yoktur. İlaçlar burada etiket dışı kullanıldı ve çocukların zeka gelişimini olumsuz etkiledi.

  • Çoğu zaman yanlış tedaviler değişik ek semptomlarına yol açabiliyor ve bu semptomlara yönelik, bilimsel kanıtı olmadığı halde, ek ilaçlar verilebiliniyor.

  • Doğru teşhis ve tedavi uygulandığında çocuğun semptomları ortadan kaybolmakla birlikte gelişimine de katkısı oluyor.

  • Her zaman teşhisi doğrulamak için FDA onaylı %95 doğrulukla hastalık gruplarını (DEHA mı? Öğrenme Zorluğu mu? Geçirilmiş Kafa Darbesine bağlı sekonder gelişen bir durum mu?) ayırmaya yarayan QEEG gibi objektif teşhis yöntemlerine başvurulmalı.  Bu yöntemler teşhiste yanılma payını azaltabiliyorlar.

  • Neurofeedback tedavisi bu çocuklarda hem etkiliydi hem de ilaçlarda olan yan etkisi yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder