Her yıl ramazanda en çok merak edilen konulardan biride nasıl bir beslenme düzeninin izlenmesi gerektiği olmaktadır. Oysa ki oruç tutmak bireyin enerji ve besin öğelerine olan gereksinim düzeylerini değiştirmez.
Doç Diyetisyen Emel Özer
Sağlıklı beslenmek için nasıl ki soframızda tahıl ve tahıl ürünleri, sebze, meyve, süt veya süt ürünleri ile et (tavuk, balık, kırmızı et) bulundurmak ve bu besinlerden vücudun ihtiyacı olan enerji ve besin öğelerini sağlamak zorundaysak, ramazan ayında diğer aylarda olduğu gibi sağlıklı beslenme prensiplerie uygun hareket etmemiz gerekir. Aksi takdirde vücut ağırlığında artış, sindirim bozukluğu, şekerinde düşme veya yükselme, kan basıncında ve kan yağlarında yükselme, reflü gibi sağlık sorunları ile karşılaşılır.
Ramazanda öğün sayısına dikkat edilmelidir. Sağlıklı bir beslenme planı kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği olarak üç ana öğünü ve ana öğünler arasında alınan ara öğünleri içermelidir. İftar ve sahur öğünleri ile ramazanda ana öğün sayısı ikiye düşmektedir. Bu iki ana öğün arasında 1.5-2 saat aralıkla 2-3 ara öğün tüketmek gerekir. Gereksinim olan enerji ve besin öğeleri bu öğünlerde çeşitli besinlerin tüketilmesi ile sağlanmalıdır.
Büyük bir coşku ve sabırsızlıkla beklenen iftar sofrası hazırlanırken besin çeşitliliği gereğinden fazla arttırılmamalıdır. Ramazan pidesi, çorba, pilav veya makarna, börek, baklava, güllaç ve meyve gibi karbonhidrat içeren besinlerin ramazanda bir öğünde bir arada bulunması, karbonhidrat ile birlikte yağ tüketiminin, toplam enerji alımının artmasına ve kilo artışına neden olur.
Sütlü Tatlılar Tercih Edilmelidir
Osmanlı mutfağında ramazanda iftar sofralarında da önemli bir yeri olan enerji yoğunluğu yüksek tatlı çeşitleri günümüze kadar yerini korumuştur. Ramazanda tüketilen çeşitli hamur tatlılarının porsiyon ölçüsünün ve tüketim sıklığı azaltılmalı veya tatlı çeşidi olarak hafif tatlı çeşitleri tercih edilmelidir. Bu yönde yapılan bir tercih enerji alımındaki artışın dolayı ile de muhtemel kilo alımının önlenmesinde etkili olur. Sütlü tatlılar sadece ramazan ayında değil diğer aylarda da kalsiyum kaynağı olarak hafif bir tatlı alternatifidir ve sağlıklı beslenme planı içinde uygun miktarlarda tüketilebilir. Kalsiyum, kemik ve diş sağlığını geliştirir ve osteoporozdan korur. Bebeklikten itibaren her dönemde vücudun ihtiyacı olan kalsiyum süt, yoğurt, kaşar peyniri, beyaz peynir, ayran, dondurma gibi sütlü tatlılar, ıspanak, marul gibi yeşil yapraklı sebzeler, fındık, badem gibi besinlerden sağlanabilir.
Bir Porsiyon Dondurma: Sağlık&Mutluluk
Buzdolabından çıkarılarak tüketilen, sütlaç, muhallebi, dondurma gibi soğuk bir sütlü tatlı çeşidi yaz mevsimde karşılanan ramazan ayında iftar sofraları veya ara öğünler için en uygun tatlı çeşitleridir. 1 porsiyon baklava 425 kalori, 1 porsiyon kalbura bastı 416 kalori, 1 porsiyon künefe 516 kalori, 1 porsiyon burma 542 kalori, 1 porsiyon sütlaç 299 kalori, 1 porsiyon güllaç 235 kalori, çeşidine göre değişmekle birlikte 1 porsiyon dondurma 110-220 kalori değerinde enerji sağlar. Dondurma ve diğer sütlü tatlılar hamur tatlılarına göre daha az enerji, daha az karbonhidrat ve yağ, daha fazla protein, mineral (kalsiyum, potasyum, fosfor, magnezyum gibi) ve vitamin (A, D ve B grubu vitaminler) içerirler. Yeterli ve dengeli beslenme yönünden daha sağlıklı besinlerdir. Ayrıca dondurma glisemik indeksinin düşük olması nedeni ile uygun miktarlarda tüketildiğinde insülin salınımını fazla uyarmamakta ve nişastalı ve unlu hamur tatlıları gibi açlık hissini kamçılamamakta dolayısı ile kilo artışına yol açmamaktadır.
Gelişen teknoloji ile birlikte dondurma yaz, kış tüketime sunulan bir besin haline gelmiştir. Sadece dondurmanın değil tüm sütlü tatlıların tüketiminde hijyene dikkat etmek gerekir. Sağlıklı koşullarda üretilmeyen dondurma gıda zehirlenmesi, ishal gibi hastalıklara yol açabilir. Sıcak havalarda buzdolabında muhafaza edilmeli, oda ısısında bekletilmemelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder